Napolyonun üstünden bir buçuk asra yakın zaman geçti.Yinede her yıl hemen hemen her dilde ona dair bir iki cilt çıkar.Atatürk için yirmibirinci asrında yirmikinci asrında ortalarında Türk gazeteleri 10 Kasım sayılarını ona ayıracaklar...
Biz bu türlü kıyaslamaları sevmeyiz.Fakat şüphe yokki bizim için,yakın,orta ve uzak doğu milletleri için Atatürk,Napolyon’un Fransa için ve batı dünyası için olduğundan daha büyüktür.Napolyon fransa’yı kurtarmıştı.Atatürk Türkiye’yi kurtarmıştır.Napolyon bozgunlarda mesleğini ve sürgünlerde ömrünü bitiren bir büyük askerdir.Atatürk Osmanlı İmparatorluğunun yıkılış harplerinde dahi zaferleri ile tanınmış nihayet son zaferi üzerine bir yarı sömürgeden bağımsız milli Türk devletini kurmuş büyük Asker .Napolyon ıslahatçı idi,fakat onun ıslahatı ,geri ve karışık bir topluluğu kültür ve medeniyet buhranlarından kurtaran Atatürk İnkilapları ile boy ölçüşemez.Bu inkilaplar şimdi aynı şartlar içinde ki topluluklar için yol gösterici bir mektep haline geldi.Bu mektebin adı ‘’KEMALİZM’’ dir.
On beş yıl Atatürk’ün yanında bulundum ondan aldığım en büyük ders bir ideale bağlı kalmak ve hiçbir sebeple ondan fedakarlık etmemektir.Cumhuriyet ilan edilmeden önce bir grup toplantısında aşağı yukarı demiştiki:
- Biz umumi işlerimizde halkın temayüllerini dikkate almak zorundayız.Fakat prensiplerimiz bahis konusu olduğu zaman,tek başımıza da kalsak onlardan hiç birini fed edemeyiz.
Atatürk’ün ideal savaşları ilk gençliğinden ölümüne kadar sürdü.Bu yüzden bütün hayatı eşsiz bir ahenk gösterir.Yüzbaşı iken ne ise,devlet başkanı ikende o dur.Bu ahengin sırrı Atatürk’ün bir ideal adamı oluşundadır.
O ilk gençliğinden beri ,hemen hemen bütün çağdaşları aksine düşmanı dışarıda olarak görmüyordu.Batı dünyası canımıza kast ettiği için dağılıp bitip gidiyoruz fikrinde değildi.Asıl Türk düşmanı biz kendimizdik.Geriliklerimize mukaddes gelenekler gibi yapışarak ,üstün kültür ve üstün medeniyete karşı ancak bizi yıkıp parçalayan kör bir savaş veriyorduk.İlk yapacağımız şey çağımızdan olmaktı.Batı medeniyetleri toplumuna katılmaktı.Kültürce ve tefekkürce onlardan olmaktı.Atatürk can çekişen hasta adamı inkilapları ile dirilttiğinden beri nerede batının Düşmanlığı?biz şimdi Batının en yakın dostları arasındayız.
Atatürk batı emperyalizminin pençesinden ilk kurtardığı bir doğu milletinin kahramanı olarak, Asya ve Afrika’nın yarı ve tam sömürgelerine kurtuluş kılavuzu olmuştur.Çin kapitülasyonlardan Türkiye’den sonra silkinmiştir.Müslüman Topluluklar içinde ilk Hürriyetine ve haklarına kavuşan kadın Türk kadınıdır.Asya ve Afrika ‘da bütün Müslüman milletlerin kadınlığı bizim örneğimiz üzerinde mücadelesini yürütüyor ve Afrika milletlerinin hepsinin kurtuluş hikayelerinde Atatürk’ün adı baş sayfalarda geçecektir.
Bizim içinde bu gün olduğundan da büyük olan dava,Atatürk değil ,o fani idi öldü,fakat Atatürkçülüktür.Bu bakımdan son yıllardaki sefil ve aşağı politikacılık Türk şanına ve şerefine büyük lekeler sürmüştür.Yeni nesillerin vazifesi Türklüğü bu lekelenmeden kurtarmak ve Atatürkçülüğe yeniden eski heyecanını ve hızını vermektir.
Falih Rıfkı ATAY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder