Salı, Ekim 06, 2009

Mutluluğa dair..,

    İnsanlar, gerçekten farklı farklı. Görünüşleri olduğu kadar, karakterleri de aynı değil. Hepsinin olaylara bakış açısı farklıdır. Kibirlisi var, mütevazısı var. Tutumsuzu var, cimrisi var. Mutlusu var, mutsuzu var. Mutlu ve mutsuz insanlardan bahsetmek istiyorum. Mutluluk sadece kediliğinden başınıza gelen iyi bir olayla elde edilmez. Mutluluğu aynı zamanda kendiniz de yaratırsanız. Kimi insanlar vardır; en kötü günlerinde bile gülümserler. Kendi sorunlarıyla başkalarını üzmemek için, o sevimli gülümsemelerini en mutsuz anlarında bile yüzlerine yerleştirirler. Mutlu olduklarında mutluluklarını herkesle paylaşırlar. Gülücükleri ile çevresindeki insanları da güldürürler. Ufak tefek problemlerle karşılaşınca suratlarını asmazlar. Sevinçlerini daha da genişletmek için ellerinden geleni yaparlar. Öyle insanlar vardır ki, yüzlerinden düşen bin parça olur. Kendileri mutsuz oldukları gibi, etrafındakileri de üzerler. Güzel bir olay olunca, sevinmek yerine "Niye daha güzel olmadı?" diye sinirlenirler. Kötü bir olay olduğunda "Daha da kötüsü olabilirdi." demek yerine "Bütün kötü, çirkin olaylar beni bulur." diye yakınırlar. Anlamıyorum. Mutlu olmak onların da ellerinde olduğu halde niye bile bile kendi dünyalarını karartıyorlar? Niçin bir damla göz yaşını bir tutam tebessüme tercih ediyorlar? Böyle mutsuz olmak onlara ne kazandırıyor? Kazandırdığı bir şey yok ama kaybettirdiği bir çok şey var. Mutsuz olunca işlerinde başarılı olamazlar. Çevrelerindeki insanları üzerler. Sorunlarına ortak olmak isteyenleri tersler ve dostlarını kaybederler. Çevrelerindeki insanlar yavaş yavaş çekilirler. Bir de bakarlar ki yapayalnız kalmışlar. Başka kimsenin olmadığı bir dünyada, yalnızlığın da verdiği acıyla daha da mutsuz olurlar. Gülmek nedir unutmuşlardır artık. Size sesleniyorum, dünyalarını iğrençleştiren mutsuz insanlar! Dünyanızı yeniden kurmaya ne dersiniz? Bırakın siyah boyaları artık. Ellerinizdeki fırçaları pembe boyalara daldırın. Dünyanızı yeniden boyayın. Siyahın üstüne pembeyi işleyin, kalbinizle umutlarınızla, gülücüklerinizle, sevincinizle! Bir mücadeleye başlayın. Mutlu olma mücadelesi... Bağlandığınız zincirleri kırın. Açın dünyanızın kapılarını mutluluğa, ışık sokun kalbinize. Ümitsizlik ve mutsuzluk içinde karanlığa gömülmeyin. Ben her şeye rağmen diyorum ki küçük şeylerle mutlu olmasını bilmek gerek. Aksi takdirde hayat çekilmez olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder